Cumhuriyetçi Parti ve muhafazakar müttefikleri, Amerikan oylama sistemini hedef alan benzeri görülmemiş bir yasal kampanya yürütüyor. Geniş kapsamlı ve metodik çabaları, eski Başkan Donald J. Trump’a karşı zaten hileli olduğunu iddia ettikleri bir seçimde yarışmak için zemin hazırlıyor.
Kampanya, Cumhuriyetçi Ulusal Komitesi ile gevşek bir şekilde uyum içinde çalışan güçlü bir Cumhuriyetçi avukatlar ve aktivist grupları ağını içeriyor. Kilit oyuncuların çoğu, Bay Trump’ın 2020 seçimlerinin sonuçlarını bozma girişiminde aktifti.
Ancak dört yıl önceki kaotik ve doğaçlama meydan okumadan farklı olarak, yeni girişim ülkenin karmakarışık seçim sistemindeki herhangi bir zayıflığı sistematik olarak aramayı içeriyor.
Bay Trump’ın müttefikleri iki yönlü bir yaklaşım izledi: Seçim Günü öncesinde partizan avantajı için oy vermeyi kısıtlamak ve Bay Trump kaybederse kazananı onaylama sürecini kısa devre yaptırmak. İkinci strateji, iktidarın devrinden önceki haftalarda sonuçların resmi olarak nasıl onaylanacağını dikte eden on yıllardır yerleşik olan yasayı yeniden canlandırmaya yönelik hırslı ve yasal olarak şüpheli bir girişim içeriyor.
Stratejinin merkezinde, kanıt olmasa bile seçmenleri seçimin çalınmak üzere olduğuna ikna etme çabası var. Demokratlar, seçimleri etkilemek için posta yoluyla oy kullanma, sandıklar ve seçmen kayıt kampanyaları kullanıyor, diye iddia ettiler. Ve Bay Trump’ın iddianameleri ve cezai mahkumiyeti, Biden yönetiminin seçime müdahale etmek için yaptığı bir kumar, diye iddia ettiler.
Muhafazakar bir düşünce kuruluşu olan Heritage Foundation’da proje direktörü olan Mike Howell, bu haftaki bir etkinlikte, “Şu anki durumda, özgür ve adil bir seçim şansı sıfır” dedi. “Biden yönetimini, çoğu makul politikacı ve yetkilinin vicdanen bir seçimi onaylayamayacağı koşulları yaratmakla resmen suçluyorum.”
