Değişen Bir İngiltere’nin Vaadi Kraliyet Gelenekleriyle Sarılmış Olarak Geliyor

Sonunda, en azından köprü kuran, gezegeni kurtaran bölümleriyle, kralın bizzat yazmış olabileceği bir “Kralın Konuşması”.

Çarşamba günü, Kral 3. Charles, İngiltere Parlamentosu’nu resmen açtı ve İngiltere’nin yeni İşçi Partisi hükümetinin önceliklerini sundu. Bu merkez-sol yasama gündemi, iklim değişikliğini sınırlamaktan Avrupa Birliği ile yakın bağlar kurmaya kadar Kral’ın kendi değer verdiği projelerinden bazılarıyla örtüşüyor.

Charles’ın geçen yıl Muhafazakar hükümetin Kuzey Denizi’nde petrol ve gaz sondajını genişletme planlarını içeren gündemini sunduğu zamana göre bu durum tam bir tezat oluşturuyordu. Eleştirmenler bunun Britanya’nın “net sıfır” emisyon hedefleriyle çeliştiğini söyledi; İşçi Partisi hükümeti yeni petrol ve gaz araştırmalarına son verme sözü verdi.

Kralın tavırlarında, Başbakan Keir Starmer tarafından kendisi için hazırlanan sözleri söylerken, geçen yıl Bay Starmer’ın selefi Rishi Sunak tarafından hazırlanan konuşmada olduğundan daha fazla coşkulu olduğu izlenimi yoktu.

Poker suratı, Britanya’nın anayasal monarşisinin temel ilkesi olan, ömür boyu çalışılmış siyasi tarafsızlığı ifade ediyordu. Bu iş gereksinimi, kralın Parlamento’yu açtığı ve siyasetle dolu bir konuşma yapmak için mücevherlerle süslü İmparatorluk Devlet Tacını taktığı günden daha fazla sınanmaz.

Charles, “Hükümetim ülkeye hizmet ederek yönetecek,” diye mırıldandı. “Hükümetimin yasama programı misyon odaklı olacak ve herkes için güvenlik, adalet ve fırsat ilkelerine dayanacak.”