‘Bir Yaz Gecesi Rüyası’ İncelemesi: Gece Gökyüzünün Altına Sihir Serpmek

Shakespeare’in yaramaz periler ve büyülenmiş aşıklar hakkındaki orman komik fantezisi “Bir Yaz Gecesi Rüyası” o kadar eğlenceli bir oyundur ki, oyunun hemen başında, aşık genç çift Hermia ve Lysander’in neden ormana kaçtıklarını hatırlamak her zaman sarsıcıdır.

Bunun nedeni, Hermia’nın babası, Shakespeare’in birçok korkunç patriarkından biri olan Egeus’un, onun Lysander ile evlenmesini yasaklamasıdır. Hermia’nın sevmediği bir talip olan Demetrius ile evlenmesinde ısrar eder.

Egeus, Carl Cofield’ın Harlem Klasik Tiyatrosu için hazırladığı şık prodüksiyonda, “O benim olduğu için,” der, “onu elden çıkarabilirim: ya bu beyefendiyle” -yani Demetrius’la- “ya da, yasalarımıza göre, ölümüne kadar.”

Pazar günü açılış gecesi performansında, Hermia için bir ölüm cezasından bahsedilmesi kalabalığın hayrete düşmesine neden oldu: Antik barbarlık, Harlem Rönesans zarafetiyle parıldayan bir sahneye girmişti. (Dekor Christopher ve Justin Swader tarafından, kostümler Mika Eubanks tarafından hazırlandı.)

Ancak o baba-kız anı, Cofield’ın sahnelemesinin ulaştığı en ciddi noktadır. Marcus Garvey Park’taki Richard Rodgers Amfi Tiyatrosu’nda eğlence ana noktadır. Ve eğer bu ücretsiz “Yaz Ortası” Harlem Klasik Tiyatrosu’ndan beklediğiniz kadar genel bir keyif sunmuyorsa, Mykal Kilgore’un Puck’ında peri kralı Oberon’a (sempatik Victor Williams) sihir serpiştiren karizmatik bir drama kışkırtıcısı vardır.

Ayrıca, gösterinin içinde sevimli bir gösteri yapan, kıkırdatan bir kaba mekanik sürüsü de var. Komedyen Russell Peters, “Midsummer”ın yıldızı olarak ilan ediliyor ve bunlardan birini canlandırıyor: Puck’ın bir eşeğe dönüştürdüğü ve büyülenmiş peri kraliçesi Titania’nın (Jesmille Darbouze, yapacak yeterince şey verilmemiş) aşık olduğu dokumacı Nick Bottom. Ancak Peters’ın gösterinin çoğunda olmaması planlanıyor.