Putin, ABD’nin Ukrayna’ya olan ilgisinin azalacağına güveniyordu. Kazanan bir bahis olabilir.

Başkan Vladimir V. Putin’in Ukrayna’yı yenme stratejisi, eski televizyon sunucusu Tucker Carlson ile Şubat ayında yaptığı röportajda açıklayıcı bir an ile özetlenebilir. Ukrayna’da ABD’nin artan müdahalesi olasılığına değinen Rus lider, Amerikalılara şu soruyu sordu: “Yapacak daha iyi bir şeyiniz yok mu?”

Amerikan siyasetinde çalkantılı haftaların ardından, Bay Putin aradığı cevaba her zamankinden daha yakın görünüyor.

Ukrayna’nın en önemli müttefiki olan Başkan Biden, Demokrat meslektaşlarının başkanlık yarışından çekilme çağrılarıyla görev süresinin en büyük siyasi krizine sürükleniyor. Anketlerde favori gösterilen eski Başkan Donald J. Trump, Kiev’e Amerikan yardımını en çok eleştirenlerden birini aday arkadaşı olarak seçti.

Ve Perşembe gecesi Cumhuriyetçi Parti Ulusal Kongresi’nde, Bay Trump, çatışmaları sona erdirme sözünü yineledi ve Bay Putin’i “Üçüncü Dünya Savaşı” konusunda uyardı.

Tüm bunlar göz önüne alındığında, Amerikan dış politikasının gidişatı, Sayın Putin’in beklentilerine daha da yaklaşıyor olabilir: Ukrayna’yı Ruslardan çok daha az önemseyen, içe dönük bir dünya görüşü. Bu da, Washington’ın, eleştirmenlerinin Afganistan’ı 2021’de terk ettiğini söylediği gibi, Kiev’i terk etmesinin sadece zaman meselesi olduğu anlamına geliyor.

Moskova’da analistler Amerikan anketlerini ve haber raporlarını incelerken, devlet televizyonu ve Kremlin yanlısı bloglar, Bay Trump’ın başkan yardımcısı adayı olarak Senatör JD Vance’i seçmesiyle ilgili kapsamlı haberler yayınladı. Carnegie Moscow Center’ın eski başkanı Dmitri Trenin, anketten çıkardığı sonucun “tüm yabancı sorunların” Amerikan seçmenleri için öncelik listesinde düşük sıralarda olduğu olduğunu söyledi.