Demokrat Parti elitlerinin gözdesiydi. Onlarca yıldır ortalıktaydı, önemli olan herkesi tanıyordu, Pazar sohbet programlarının müdavimiydi ve Başkan Donald J. Trump’la başa çıkmak için en güvenli seçim gibi görünüyordu.
Dört yıl sonra, Başkan Biden artık bir zamanlar desteğinin çekirdeğini oluşturan kuruluşa saldırganca saldırıyor, “seçkinleri”, anketörleri, uzmanları, bağışçıları ve partisinin inatçı üyelerini aşağılıyor ve kendisini haksız bir zulmün kurbanı olarak gösteriyor. Bu hafta “O büyük isimlerin ne düşündüğünü umursamıyorum” dedi.
Belki de siyasi kariyerinin en tehlikeli anıyla karşı karşıya olan Bay Biden, savunmadan hücuma geçti ve yaşı ve kapasitesiyle ilgili bir iç ayaklanmayı bastırmak için selefinin oyun kitabından bir sayfa aldı. Bay Biden, sadece işi yapabileceğini göstermeye çalışmak yerine, kendisinin yapamayacağını söyleyenlere karşı koymayı seçti. Güvence işe yaramadı. Ancak suçlamalar işe yarayabilir.
Barack Obama’nın başkanlık kampanyalarında çalışan Demokrat anketör Cornell Belcher, “Bir savaşçı olduğunu göstermeli; bu kritik,” dedi. “Onu güçlü değil zayıf olarak görüyorlar, bu da çok yaşlı olmasıyla bağlantılı,” dedi Bay Belcher, seçmenlere atıfta bulunarak. “Garip bir şekilde, bu mücadele ona yardımcı olabilir.” diye ekledi.
Bay Biden için sorun, adaylığının devamı hakkındaki şüphelerin aslında yalnızca elitler, uzmanlar ve bağışçılar tarafından tutulmamasıdır. Röportajlarda ve anketlerde, birçok Demokrat seçmen, Bay Biden’ın sonbaharda Bay Trump’ı yenme veya 86 yaşına kadar dört yıl daha başkanlık yapma yeteneği hakkındaki belirsizliği paylaştıklarını açıkça belirtti.
New York Times ve Siena College tarafından Biden’ın 27 Haziran’da Trump’la yaptığı münazaranın ardından yapılan bir anket, Demokrat seçmenlerin tam ortadan ikiye bölündüğünü gösterdi. Yüzde 48’i Biden’ın yarışta kalması gerektiğini söylerken, yüzde 47’si başka bir adayı tercih edeceğini söyledi.
