İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Çarşamba günü Kongre üyelerine yaptığı meydan okuyan bir konuşmada, ülkesinin Gazze’de Hamas’a karşı yürüttüğü savaşı savundu ve Amerikalı protestocuları ve uluslararası insan hakları gruplarını eleştirdi.
Bazı açıklamaları insan hakları grupları tarafından tartışıldı ve diğerleri doğrulanamadı veya bağlamdan yoksundu. İşte daha yakından bir bakış.
Ne söylendi
“Uluslararası Ceza Mahkemesi savcısı, İsrail’i Gazze halkını kasıtlı olarak aç bırakmakla utanç verici bir şekilde suçladı. Bu tamamen saçmalık. Tamamen uydurma. İsrail, 40.000’den fazla yardım kamyonunun Gazze’ye girmesini sağladı. Bu yarım milyon ton yiyecek ve Gazze’deki her erkek, kadın ve çocuk için 3.000’den fazla kalori anlamına geliyor.”
Yardım kuruluşları ve Birleşmiş Milletler, yüz binlerce Gazzeli’nin açlıkla karşı karşıya olduğu ve bölgenin kıtlığın eşiğinde olduğu uyarısında bulundu.
Bay Netanyahu bunların hiçbirinin İsrail’in hatası olmadığını iddia etti ve Gazze’ye giren yardımların bir analizine atıfta bulundu. Yardım dağıtımını koordine eden İsrail askeri ajansı COGAT’tan alınan verileri kullanan bir çalışma belgesinde, İsrail’deki akademisyenler Ocak’tan Nisan’a kadar 14.000’den fazla yardım kamyonunun Gazze’ye girdiğini ve günde 3.300 kaloriden fazla gıda sağladığını hesapladı.
Ancak şeride girmesine izin verilen kamyon sayısı ve taşıdıkları yardım miktarı konusunda anlaşmazlıklar yaşanıyor. İsrail ve Birleşmiş Milletler, teslimatları takip etmek için farklı metodolojiler kullandı. Dahası, yardım Gazze’ye girdiğinde, ihtiyaç sahiplerine ne kadarının ulaştığı belli değil. NPR yakın zamanda Gazze tarafında bir sınır kapısının üzerinde un çuvalları ve meyve ve sebze kutuları yığıldığını bildirdi. İnsani yardım grupları NPR’ye, İsrail ordusuyla hareket koordinasyonunda yaşanan zorlukların, devam eden çatışmaların, yakıt sıkıntısının ve yağmalamanın bu yardımların ulaştırılmasının önündeki engeller olduğunu söyledi.
