İngiltere, Netanyahu İçin Uluslararası Ceza Mahkemesi Kararına İtirazını Geri Çekti

İngiltere, Cuma günü, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde açılan uluslararası yakalama kararına itiraz etme planlarından vazgeçtiğini doğruladı ve bu, ülkenin yeni başbakanı Keir Starmer ile birlikte dış politikada bir değişime işaret etti.

Karar, önceki Muhafazakar Parti hükümetinin yakından izlediği ABD’nin İsrail politikasından bir sapmayı ifade ediyor.

Hükümetin müzakereleri hakkında bilgi sahibi iki kişi bu haftanın başlarında The New York Times’a, Bay Starmer’ın bu hafta sonuna kadar önceki hükümetin tutuklama emirlerine ilişkin itirazlarından vazgeçeceğini söyledi.

Downing Caddesi Cuma günü yaptığı açıklamada, eski bir insan hakları avukatı olan Bay Starmer’ın, Bay Sunak’ın hükümetinin planladığı gibi İngiltere’nin mahkemeye bir sunum yapmayacağına karar verdiğini söyledi.

Bay Starmer’ın resmi sözcüsü, “Bu, seçimden önce sunulmayan önceki hükümetin bir teklifiydi ve hükümetin bunu takip etmeyeceğini teyit edebilirim. Bu, mahkemenin karar vermesi gereken bir konu olduğu yönündeki uzun süredir devam eden tutumumuzla uyumludur” dedi.

“Hükümet hukukun üstünlüğüne ve kuvvetler ayrılığına güçlü bir şekilde inanıyor” diye ekledi.

Uluslararası Ceza Mahkemesi savcısı Kerim Han, Mayıs ayında, İsrail’in Gazze’deki askeri operasyonu sırasında sivillerin aç bırakılması da dahil olmak üzere savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlediklerini ileri sürerek, Netanyahu ve İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkarttığını duyurdu.

Han, aynı anda üç Hamas lideri hakkında savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlemekle suçlayarak yakalama emri çıkarılması için başvuruda bulundu.

Bay Sunak, İsrailli yetkililere yönelik tutuklama emri talebini “son derece yararsız” olarak nitelendirdi ve kıdemli bir hükümet bakanı olan Andrew Mitchell, Parlamento’ya şunları söyledi: “ICC’nin bu davada yargı yetkisine sahip olduğunu düşünmüyoruz.” Haziran başında, hükümet itirazlarını sunma hakkı için uluslararası mahkemeye başvurdu ve 12 Temmuz’a kadar argümanlarını sunması istendi. Bay Sunak genel seçim çağrısı yaptıktan sonra bu son tarih Cuma gününe kadar uzatıldı.

Uluslararası mahkeme sürecine müdahale etmeme kararı, yeni İngiliz hükümetinin, bu ayın başlarında İngiltere’de yapılan genel seçimlerden bu yana ABD’nin İsrail politikasından ikinci kez uzaklaşması anlamına geliyor.

Geçtiğimiz hafta İngiltere’nin yeni Dışişleri Bakanı David Lammy, Filistinlilere yardım eden başlıca Birleşmiş Milletler yardım kuruluşu olan UNRWA’ya yeniden fon sağlanacağını söyledi.

Hükümet ayrıca İsrail’e silah satışına devam edilip edilmeyeceğini de gözden geçiriyor. Karar, İsrail’in Gazze’de uluslararası hukuku ihlal edip etmediğine ilişkin resmi hukuki tavsiyeye dayanacak.

İsrail Dışişleri Bakanlığı yorum yapmayı reddetti.

Filistin’in İngiltere Büyükelçisi Husam Zomlot, ICC davasına müdahale edilmemesi kararını memnuniyetle karşılayarak, bunu “İngiltere’yi hukukun üstünlüğü ilkesiyle uyumlu hale getirme yolunda önemli bir adım” olarak nitelendirdi.

Aaron Boxerman raporlamaya katkıda bulundu