Baltimore Senfoni Orkestrası, yakın zamanda Respighi’nin “Pines of Rome” adlı eserini seslendirmeyi yeni bitirdiğinde topluluğun yeni müzik direktörü Jonathon Heyward, Joseph Meyerhoff Senfoni Salonu’ndaki sahneye geri döndü.
Halılar ve sandalyeler, müzik ve hayat hakkında seyircilerle samimi, gece yarısı sohbetleri için bir oturma odasını çağrıştırmak üzere dışarı çıkarılmıştı. Converse spor ayakkabılarını giyen ve bir bardak viski yudumlayan 31 yaşındaki Heyward, Respighi’yi, müzik direktörü olarak ilk sezonunu ve baba olmayı konuştu. (Kızı Ottilie, Mayıs ayında doğdu.) Bu, bu ay Lincoln Center Festival Orkestrası’nın dümenini devralan Heyward’ın klasik müzik için izleyici kitlesini genişletmek için çalışırken savunduğu türden rahat bir toplantıydı.
Daha sonra verdiği bir röportajda, “Bu sanat formu herkes içindir,” dedi. “Herkesin burada hoş karşılandığını hissetmesini istiyoruz.”
Heyward’ın konser salonundaki engelleri yıkma çabaları ona bir lakap kazandırdı: Converse şefi. Kentucky’den Teddy Abrams ve Kaliforniya’dan Anthony Parnther gibi klasik müziğin seçkinci imajından kurtulmaya çalışan genç şeflerden oluşan bir neslin parçası. Bu yükselen yıldızlar ayrıca orkestralarının pandemiden kaynaklanan kesintileri aşmalarına yardımcı olmak için çeşitli sanatçıları ve türleri kucaklayarak ve topluluğa daha fazla müzik getirerek yardımcı olmayı umuyorlar.
Bu fikirler, yakın zamanda Baltimore’da bir gecede, yaklaşık 3.000 kişinin, Francis Scott Key Köprüsü’nün çökmesi sonucu hayatını kaybeden inşaat işçilerine saygı duruşunda bulunan Heyward’ın bir konsere liderlik etmesini dinlemek için ulusal bir anıt olan Fort McHenry’de toplandığı zaman sergilendi. Baltimore Senfoni Orkestrası, Samuel Barber’ın Adagio for Strings ve Florence Price’ın “The Deserted Garden” gibi hüzünlü eserlerin yanı sıra, sahne adı Wordsmith olan hip-hop sanatçısı Anthony Parker da dahil olmak üzere yerel sanatçıların eserlerini seslendirdi.
Siyah bir babanın ve beyaz bir annenin oğlu olan ve Baltimore Senfoni Orkestrası’nın 108 yıllık tarihinde orkestrayı yöneten ilk siyahi kişi olan Heyward, orkestraların toplumlarını yansıtma yükümlülüğü olduğunu söylüyor.
