Çarşamba günü yayınlanan çığır açıcı bağımsız bir soruşturmanın nihai raporuna göre, Yeni Zelanda’da bakımı kendilerine emanet edilen devlet ve dini kuruluşlar tarafından 200 binden fazla kişinin istismara uğradığı tahmin ediliyor.
Kraliyet Bakımdaki İstismar Soruşturma Komisyonu’nun raporuna göre, istismar cinsel saldırı, elektrik şoku, kimyasal kısıtlama, tıbbi deney, kısırlaştırma, aç bırakma ve dayak içeriyordu. Mağdurların çoğu ailelerinden alınarak devlet, dini veya koruyucu bakıma yerleştirilen çocuklardı.
Raporda, “Bazı insanlar için bu, yıllarca hatta on yıllarca süren sık taciz ve ihmal anlamına geliyordu,” denildi. “Bazıları için bir ömürdü; diğerleri içinse isimsiz bir mezara yol açtı.”
Soruşturmanın başkanı Coral Shaw, basın açıklamasına eklediği bildiride, istismarı “akıl almaz bir ulusal felaket” olarak nitelendirdi.
Soruşturmanın sonuçları Çarşamba günü Yeni Zelanda Parlamentosu’na sunuldu.
Başbakan Christopher Luxon, bir basın toplantısında kurtulanlara, “Acınızı sizden alamam ama şunu söyleyebilirim: Bugün duyuluyorsunuz ve inanılıyorsunuz,” dedi. “Devletin sizinle ilgilenmesi, sizi koruması gerekiyordu ama bunun yerine sizi akıl almaz fiziksel, duygusal, zihinsel ve cinsel tacize maruz bıraktı.”
Bay Luxon, Yeni Zelanda hükümetinin Kasım ayında mağdurlardan resmen özür dileyeceğini ve bir telafi süreci uygulamaya söz verdiğini söyledi. Çarşamba günü mağdurları tazmin etmenin ne kadara mal olacağını beklediğine dair soruları yanıtlamadı ancak soruşturma toplamın milyarlarca dolara ulaşabileceğini gösterdi.
